Gezi nöbeti 1000. gününde! Atalay, Mater, Özerden ve Kahraman’dan mesaj var

“`html

Gezi Parkı Davası’nda Adalet Nöbeti 1000 Güne Ulaştı

Gezi Parkı Davası’nda yargılanan Can Atalay, Çiğdem Mater, Mine Özerden, Tayfun Kahraman ve Osman Kavala’nın tutukluluk durumu için başlatılan adalet nöbetinin 1000. günü, Karaköy’deki TMMOB binası önünde gerçekleştirilen bir eylemle kutlandı.

Eylem sırasında “Gezi bizim onurumuzdur”, “Gezi tutsakları özgür kalacak”, “Hukuksuz tutsaklık sona erecek”, “Halkın vekili tutsak edilemez” ve “Vera’nın ahı sizi boğacak” sloganları yükseldi. Ayrıca, Marmara Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda tutuklu bulunan Tayfun Kahraman ve Can Atalay ile Bakırköy Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’nda tutuklu olan Çiğdem Mater ve Mine Özerden’in cezaevinden gönderdiği mesajlar da katılımcılara okunarak paylaşıldı.

Eyleme, Gezi Parkı olayları sırasında polisin attığı gaz fişeği nedeniyle hayatını kaybeden Berkin Elvan’ın annesi Gülsüm Elvan da katıldı. Elvan, duygularını şu sözlerle ifade etti:

“Arkadaşlarımızı Alana Kadar Ayakta Olacağız”

“Artık birlik olmalıyız. Neden sürekli anmalara katıldığımızı sorgulamalıyız. Biz kimse ölmesin diye çabalarken, her gün yeni bir kayıp yaşıyoruz. Yeter artık! Öfkemiz ve acımız katlanıyor, ama biz vazgeçmeyeceğiz. Arkadaşlarımızı alana kadar ayakta kalacağız. Onların baskıları beni yıldıramaz. Bir gün adalet mutlaka gelecek ve biz arkadaşlarımızı yanımızda bulacağız.”

Gülsüm Elvan’ın ardından, 1000 gündür tutuklu bulunan Can Atalay, Çiğdem Mater, Mine Özerden ve Tayfun Kahraman’ın mesajları okunmaya başlandı.

ATALAY: Üzgünüz Ancak…

Eylemde ilk olarak, Hatay’dan milletvekili seçilen fakat Anayasa Mahkemesi’nin kararıyla milletvekilliği düşürülen avukat Can Atalay’ın cezaevinden yazdığı mektup okundu. Atalay’ın mesajını Berkin Elvan’ın ablası Gamze Elvan aktardı. Can Atalay, mesajında şunları belirtti:

  • *Tam 1000 gündür, anayasal haklarımızı kullanarak demokratik itirazımızı baskıyla ezmeye çalışanlara boyun eğmediğimiz için silivri de, Bakırköy de tutukluyuz. Üzgünüz, fakat sadece 1000 gündür burada olduğumuz için değil; adalet ve hukuktan giderek uzaklaşan ülkemiz için üzgünüz.
  • *Umudumuzu asla kaybetmeyeceğiz. Demokrasi ve hukuk mücadelesini sürdürerek, adaleti, dostluğu, vicdanı ve elbette Gezi’yi savunmaya devam edeceğiz.
  • *Çözüm için, siyasi ayrıntılara takılmadan, yaşadığımız ikili hukuku aşmak adına kararlılıkla bir arada durmalıyız. Birlikte mücadele edip, birlikte kazanacağız.

KAHRAMAN: Umudumuz Hiçbir Zaman Tükenmeyecek

Tayfun Kahraman’ın mesajını eşi Meriç Kahraman okudu. Kahraman, mesajında şu hususları dile getirdi:

“Yaşanan adaletsizliklere ve artan hukuksuzluklara karşı durmaya devam edeceğiz. Bugün, içimizi yakan haksız uygulamalara karşı sesimizi daha güçlü bir şekilde yükselteceğiz. Hep birlikte özgür, adil ve kardeşçe yaşayacağımız günlere ulaşmak için mücadele ediyoruz. Umudumuz asla bitmeyecek.”

MATER: Umarız Son Demleridir

Çiğdem Mater’in mesajını eşi Murat Utku aktardı. Utku, “İyi günler diyerek başlamak isterdim ama haksız tutukluluğun 1000. günü yine arkadaşlarımıza destek olmak için buradayız. Türkiye’de bunu uzun yıllardır yaşıyoruz ve bu dayanışmanın daha da genişlemesi gerektiğini düşünüyorum.” diye konuştu ve ardından Çiğdem Mater’in mesajını aktardı. Mater’in mesajında şu ifadeler yer aldı:

“Yüz yıllık tarihimiz, haksızlık ve hukuksuzluklarla dolu. Ancak umuttan vazgeçmemeliyiz. Haksız günlerin sonlarına yaklaşıyoruz.”

ÖZERDEN: Gidilecek Daha Çok Yolumuz Var

Mine Özerden’in mesajını annesi Halide Özerden sundu. Özerden, “Bu ülkede haksızlığa uğrayan ilk kişiler değiliz ve bu durum bizim sonumuz değil. Cevap almamız gereken çok sayıda soru var. Hakikatin karanlığa gömülmesine dur diyebilmek için daha çok yolumuz var.” dedi.

“Arkadaşlarımızı Serbest Bırakın”

Eylem, TMMOB İstanbul İl Koordinasyon Kurulu’nun basın açıklamasıyla sona erdi. Açıklamada, şunlar belirtildi:

  • *Siyasi iktidarın cezalandırmak istediği Gezi direnişi ve ona sahip çıkan mühendis, mimar ve şehir plancılarıdır. İktidara bir kez daha sesleniyoruz: Hukuku kendi çıkarlarınıza göre kullanmaktan vazgeçin.
  • *Doğaya ve topluma sahip çıkmak suç değildir. Arkadaşlarımızın 1000 gündür tutuklu kalmasının altında yatan asıl neden, toplumu sindirme amaçlıdır.
  • *Ülkemizdeki sokaklar, eşitlik, adalet ve emekten yana bir gelecek umudunu taşımaktadır. Devletin TMMOB’u hedef almasının sebeplerinden biri, toplumsal duyarlılığımızdır.
  • *Meslek etiğimize uygun olarak, halkın yararını savunmak bizim görevimizdir. Bu bağlamda Gezi Parkı’nı korumak da mesleki bir sorumluluktur.
  • *Hiçbir mahkeme kararı Gezi’nin demokratik anlamda meşruiyetini silmenin aracı olamaz. Adaletsizliklere karşı durmaya devam edeceğiz ve arkadaşlarımızı derhal serbest bırakın.”

“`

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir